Hidromek yatırımlarında hız kesmiyor

0
495

40 yıl önce Ankara’da kurulan Hidromek, faaliyetlerine kurucusu ve şu anki Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Bozkurt ile tarım traktörleri için ataşman üretimiyle başlıyor. Bu girişim, ilerleyen yıllarda bir adım daha ileriye götürülerek, Türk mühendisler tarafından tasarlanan ilk iş makinesi üretimi gerçekleştiriliyor. Hidromek, dört tanesi Ankara’da, biri İzmir’de, biri de Tayland’da olmak üzere altı üretim tesisinde kazıcı yükleyici, hidrolik ekskavatör, lastikli yükleyici ve motor greyder üretimi yapıyor. Hidromek Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı  Mustafa Bozkurt, “Ankara’daki, Hidromek Üretim Üssü kurmak amacıyla başladığımız dördüncü tesisimizin inşaatı Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde 1 milyon metrekareyi aşkın sanayi parselleri üzerinde devam ediyor. Hidromek üretim üssü için planladığımız yatırımın toplam tutarı yaklaşık 900 milyon TL. 9450 adet/ yıl olan mevcut üretim kapasitemiz yeni üretim tesisimizin tamamen devreye girmesi ile iki katına çıkacak” diyor. Üretim üssü tamamlandığında yaklaşık 4 bin kişinin istihdam edilmesi hedefleniyor. Hidromek’in 2017 yılı satış cirosu ise yaklaşık 1,2 milyar TL. Bozkurt ile Hidromek’in yeni üretim tesisi ile ilgili hedefledikleri, açılmayı düşündüğü pazarlar, yeni yatırım ve projeleri üzerine konuştuk.
 
900 milyon TL yatırım ile Ankara’da 1 milyon metrekarelik bir alanda üretim üssü kurdunuz. Yeni üretim üssünüzün özelliklerinden ve burada hangi ürünlerin üretileceğinden bahseder misiniz?
1 milyon metrekareyi aşan alan üzerinde üretim üssümüzün inşası peyderpey yapılmakta olup, her fabrika tamamlandığında hemen faaliyete geçecek şekilde planlandı. İlk olarak komponent fabrikası olarak isimlendirdiğimiz tesisimiz 01.09.2017 tarihi itibariyle üretim faaliyetine başladı. Üretim üssünde ekskavatör, lastik tekerlekli yükleyici ve motor greyder iş makinelerinin üretimini gerçekleştireceğiz. Ayrıca şu an ithal etmekte olduğumuz dişli kutusu, aks vb. ana komponentlerin üretimini de kendi bünyemizde yapmaya başlayacağız.
 
Pazardaki payınız nedir? Açılmayı düşündüğünüz yeni pazarlar var mı?
Hidromek, Türkiye kazıcı yükleyici pazarında 2009 yılından itibaren dokuz yıldır, Türkiye ekskavatör pazarında ise 2012 yılından itibaren altı yıldır pazar lideridir (İmder verilerine göre). 2017 yılında yüzde 42,6 ile kazıcı yükleyici sınıfında, yüzde 36,3 ile lastikli ekskavatör ürün grubunda ve paletli ekskavatör ürün grubunda ise yüzde 23,8 oranında pazar payına sahip olduk.

2017 yılında pazara sunduğumuz ürünlerimiz lastik tekerlekli yükleyici ve motor greyderle de kısa sürede önemli bir ivme sağladık. Faliyette olduğumuz tüm pazarlara daha yakın olmayı, rakipleri ve pazar dinamiklerini takip ederek, gerekli aksiyonları almayı hedefliyoruz. Tüm faaliyetlerimizin odak noktasında müşterilerimizin yer almasını arzu ediyoruz. Satış sonrası hizmetler bu arzunun en güçlü şekilde görülmesi gereken faaliyet alanlarından biri. Bu amaçla yurt dışındaki yetkili bayi yönetimi, satış ve satış sonrası hizmetlerini yürütmek üzere İspanya’da  Hidromek WEST, Rusya’da Hidromek RUS ve Japonya’da Hidromek JAPAN satış ve satış sonrası hizmet merkezlerine sahibiz.

Mitsubishi firmasından yapılan motor greyder iş kolunun satın alınması sayesinde Uzak Doğu pazarlarında önemli dağıtım kanallarına da sahip olduk. Bu şekilde, bu pazarları daha yakından tanıyarak, kendi markamızı da bu pazarlarda tanıtma şansını yakladık. Yeni ürünlerin katılımıyla giderek güçlenen ürün portföyümüz, tüm ihracat pazarlarımızda daha güçlü bayi/ distribütörlerle çalışmamıza olanak sağlayacak.
2018 yılı içerisinde, yeni girdiğimiz Çin, Avustralya, Yeni Zelanda ve Filipinler pazarlarında konumumuzu güçlendirmek istiyoruz. Suudi Arabistan, Ukrayna, İngiltere, Norveç, Almanya, Sudan ve Tanzanya yeni bayiliklerle ön görülen hedeflere ulaşmaya çalışacağımız diğer pazarlardır. Fransa, Güney Afrika, İngiltere, Hindistan, Çin, Almanya ve ABD gibi ülkelerdeki önemli fuarlara katılım doğrudan firmamız tarafından gerçekleştirilecek. Çok uluslu şirket statüsü olan firmamız Rusya’da ileriki dönemlerde üretim tesisi kurmayı planlıyor.
 
Ürünlerinizden, özelliklerinden ve tasarım ekibinizden bahseder misiniz? Pazara yeni sunacağınız ürünler olacak mı?
Kazıcı yükleyici ürün grubumuzda dört tekeri eşit, ön tekeri küçük ve mini kazıcı yükleyici olmak üzere üç alt grupta ürünlerimiz bulunuyor. 14- 22 ton aralığında lastikli ekskavatörler ve 14- 51 ton çalışma ağırlığına kadar çeşitlilik gösteren paletli ekskavatörlerimiz yer alıyor. Bu ürünlerimizin yanı sıra pazara yeni sunduğumuz motor greyder ürün grubumuz ve lastik tekerlekli yükleyicimiz de mevcut.
Tasarım stüdyomuz, Hidromek tecrübesi ve dinamizminden güç alarak, yenilikçi ve stratejik değer oluşturan ürünler tasarlıyor. Müşteri beklentileri ve pazar hareketleri tasarım stüdyomuzun kabul ettiği kullanıcı odaklı tasarım anlayışını şekillendiriyor.  Bu anlayışın temelinde ise operatörler için en uygun çalışma ortamını oluşturabilme amacı bulunuyor. Amaç edindiğimiz “Hidromek Operatörü” felsefesi, operatörlerimizi diğer makine kullanıcılarından daha özel bir noktaya konumlandırmak ve makinelerimizi kullanırken ofis konforunda ve daha ayrıcalıklı hissetmelerini sağlıyor.
Hidromek olarak amacımız, müşterilerimizin tüm ihtiyacını tek marka altında karşılamak. Bu amaç doğrultusunda AR-GE ve tasarım çalışmaları ile ürün gamımızı güçlendirme yolunda çalışmalar yapıyoruz. 2017 yılının başlarında ürün gamımıza eklediğimiz HMK 600 MG motor greyder ve HMK 640 WL lastik tekerlekli yükleyiciden sonra ekskavatör ve silindir ürün grubunda yeri ürünler üzerinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. AR-GE ve endüstriyel tasarım, sektörümüzde yeni ürün geliştirme için elzem olan yetenekler. Bu kabiliyetlerimize uzun yıllardır bilinçli bir plan çerçevesinde yapmakta olduğumuz yatırımların çok olumlu geri dönüşlerini almaktayız. Şu an Hidromek’in aralarında If Design Award, German Design Award, Reddot Award ve Good Design gibi ödüllerin de yer aldığı 11’i uluslararası olmak üzere toplamda 13 adet tasarım ödülü bulunuyor.
 
Hangi ülkelere ihracatınız var? İhracat satışlarınızın yüzde kaçını oluşturuyor? İhracat ağınıza eklemeyi düşündüğünüz hangi ülkeler var?
Cezayir, Tunus, Romanya, Bulgaristan ve Arjantin en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz pazarlar listesinde baş sıralarda yer alıyor. Şu an Kuzey Amerika dışında tüm kıtalara ihracatımız bulunuyor. Bugün itibariyle ihracat yaptığımız ülke sayısı 80’in üzerinde. Güney Amerika, Arjantin, Şili, Kolombiya, Kosta Rika, Ekvador, Peru ve Panama ihracat yaptığımız ülkeler arasında bulunuyor. 2018 yılı içerisinde yeni girdiğimiz Çin, Avustralya, Yeni Zelanda, Filipinler pazarlarında konumumuzu güçlendirmek istiyoruz. Suudi Arabistan, Ukrayna, İngiltere, Norveç, Almanya, Sudan, Tanzanya yeni bayiliklerle ön görülen hedeflere ulaşmaya çalışacağımız diğer pazarlar arasında yer alıyor. İhracat yapmayı hedeflediğimiz ülkeler arasında ayrıca Meksika var.
Yurtdışı satışlarımız toplam satışlarımızın yaklaşık yüzde 40’ını oluşturuyor. Geçtiğimiz yıla göre ihracattaki artış oranımız ise yaklaşık yüzde 20 oldu. Şirketimiz özellikle ihracatta büyümeyi destekleyecek ciddi bir yeniden yapılanma sürecinden geçiyor. 2018 yılı için hedeflerimizi bu yeni yapıya göre oluşturmuş durumdayız. Girmeyi planladığımız yeni ihraç pazarları da dahil olmak üzere yüzde 40’a yakın bir büyüme hedefliyoruz.
 
AR-GE faaliyetleriyle ilgili yatırımlarınızdan ve yeni projelerinizden bahsedebilir misiniz? Sektörde gerçekleştirdiğiniz ilkler neler?
T.C. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Türkiye’nin 157.’si olarak kabul edilen AR-GE merkezimizde ağırlıklı olarak mühendis, teknik öğretmen, tekniker ve teknisyen istihdam ediliyor ve beyaz yakalı kadromuzun yaklaşık yüzde 20’sini oluşturuyor. AR-GE ve tasarım çalışmaları ile bir taraftan yeni ürünlerimizi mevcut portföyümüze katarken, diğer yandan müşterilerimizin talep ettiği iyileştirmeleri ve geliştirmeleri yapıyoruz. Müşteri memnuniyeti odaklı çalışma anlayışımız doğrultusunda, AR-GE merkezi yatırımlarımızı ve dolayısıyla ürün kalitemizi sürekli olarak arttırmaya devam ediyoruz. Makine sektöründe Türkiye’deki az sayıdaki AR-GE merkezlerinden birine sahip olan firmamız hem ürün AR-GE’sinde hem de endüstriyel tasarımda uzun yıllardır kapsamlı bir plan çerçevesinde yatırımlarını sürdürüyor.
Hem ürünlerimizin tasarımında hem de üretim süreçlerimizde en inovatif teknolojileri kullanıyoruz. IF Design Award 2016 tasarım ödülü alan tamamen elektrik tahrikli konsept vibrasyonlu silindir tasarımımız buna iyi bir örnek olarak gösterilebilir. Farklı ortam şartlarına makinenin kendini otomatik olarak adapte edebilmesi en önemli özelliklerinden biri. 360 derece dönebilen bir kabine sahip olan konsept vibrasyonlu silindirimizde zemin şartlarına göre lastikler palet işlevi görebiliyor ve aynı şekilde sıkıştırıcı tambur zemin şartına göre keçi ayağına dönüşebiliyor. Örneğini verdiğimiz tüm bu tasarım özellikleri dünyada henüz hiçbir üreticinin uygulamaya başlamadığı gerçek inovatif çözümler arasında yer alıyor.
 
Hidromek için 2017 yılının riskleri ve fırsatları neler oldu? Önümüzdeki 10 yıllık büyüme planınız nedir?

2017 yılının sonunda döviz kurlarındaki artış bazı müşterilerin alım kararlarını ertelemesine neden oldu. Bunun yanında ekskavatör ve lastikli yükleyici pazarlarındaki talebin artmış olması Hidromek için fırsat olarak değerlendirilebilir. Hidromek olarak stratejilerimizin ana amacı 10 yılın sonunda şu an 46. sırada bulunduğumuz, dünya iş makineleri üreticileri listesinde (Yellow Table) ilk 20’ye ve Türkiye’de ise şu an 108. sırada olduğumuz ISO 500’de ilk 15’e girebilmek. Bu hedefler yıllık 2 milyar euro’luk ciroya denk geliyor.
Şirketimizin yüzde yüz öz sermayesi ile finanse edilmekte olan yeni üretim üssümüzde, mevcut ürün gamımız daha da genişletilecek ve yeni tedarik zinciri stratejilerimize uygun, yüksek teknoloji içeren ve mevcutta ithal etmekte olduğumuz üretim girdisi olan malzeme üretimlerini kendi bünyemizde gerçekleştireceğiz. Yeni yatırımlar ve büyüme hedefleri ile birlikte personel sayısında ise ilk beş yıllık dönemde en az yüzde 50’lik bir artış olmasını planlıyoruz. Ayrıca şirket içinde çalışanların gelişimi ve stratejik insan kaynakları planlaması çalışmaları çerçevesinde “Hidromek Akademi”nin kurulması, mevcut akademi eğitim programlarının geliştirilmesi ve yeni eğitim programlarının oluşturulması hedefleniyor.
 
Hem sektör hem de şirketiniz açısından 2018’in nasıl bir yıl olmasını bekliyorsunuz?
2018 yılında ciromuzda yeni devreye aldığımız ürün gamlarından (lastik tekerlekli yükleyici ve motor greyder) ve girmeyi planladığımız yeni ihraç pazarlarından olmak üzere yüzde 40’a yakın bir büyüme hedefliyoruz. Bu da firmamızı 500 milyon euro civarında bir ciro büyüklüğüne ulaştıracak. Hidromek olarak daha önce olduğu gibi 2018 yılında da müşteri ve diğer paydaşlarımızın ihtiyaç ve beklentilerini karşılama, ülkemizin ve toplumun kalkınmasına katkı sağlama misyonumuzu devam ettireceğiz.
2019 yılında yapılacak yerel ve genel seçimlerin 2018 yılında iş makineleri pazarına olumlu yansımalarının olacağını, 2017 yılına göre Türkiye iş makineleri pazarı satış adetlerinde yüzde 5-10 arasında artış olacağını ön görüyoruz. İnşaat sektöründeki hareketliliğin daha da artarak devam edeceği tahmin ediliyor. Özellikle komşu ülkelerdeki yeniden yapılanma şehirlerin yeniden inşası iş makinesi pazarını olumlu etkileyecektir.
 
Yıl genelinde dolardaki dalgalanma sektörü nasıl etkiliyor?
Hem dünyada hem de ülkemizde yaşanan döviz kurundaki sert dalgalanmalar, satın alma taleplerini olumsuz etkiliyor. Şu anda yurtdışından satın aldığımız komponentler önemli bir maliyet kalemi olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde üretilmeyen bu komponentler, Japonya, İngiltere, Amerika, İtalya ve Almanya gibi ülkelerden ihraç edilmekte olup, dövizdeki artıştan yakından etkileniyor.
 
Verimlilik artışı sağlamak için neler yapıyorsunuz?

Hidromek, prensip olarak ileri üretim teknolojilerini kullanarak verimi arttırmayı hedefleyen bir şirket. Bu amaçla, üretim hatlarında robot ve gelişmiş CNC tezgahların kullanımına önem veriyor, yatırımlarımızı bu paralelde arttırarak sürdürüyoruz. Ürettiğimiz makinelerdeki kaynakların yüzde 90’ı kaynak robotları ile yapılmakta olup el ile yapılan kaynak işlemlerine göre son derece verimlidir. Bu bağlamda üretim istasyonları arasındaki akış, otomasyon ile sağlanarak verim arttırma yoluna gidiliyor.
 
Gelişmiş ülkeler Endüstri 4.0’ı konuşarak, dijitalleşmenin önemini vurguluyor. Bu amaçla Hidromek’te dijitalleşme çabalarını sürdürerek, buna “ürün-üretim-tedarikçi-müşteri” gibi değer zincirini dahil etmeye başladı.  Örneğin, ürünlerimizi gelişmiş ülkelerin kullandığı üç boyutlu parametrik dijital ortamda tasarlayıp, modelleyip doğrulama ve analiz etme durumundayız. Dolayısıyla bu ürünün üretilebilir olduğunu deneme-yanılma metodu ile önce üreterek değil; önce üç boyutlu modelini bilgisayarda doğruladıktan sonra üretime geçerek başarmaktayız. Bu da özellikle yeni ürün geliştirme sürecinde verimlilik artışı demek. Diğer bir örnekte ürünlerimizinde dijitalleşme çabasıdır. Şu an Smart Link denilen Hidromek tarafından geliştirilen bir donanım ve yazılım ile makinelerimiz uzaktan monitor edilebilmekte, ne kadar yakıt yaktıklarını, hangi ortamlarda kaç saat çalıştıklarını ve servis zamanlarını rakamlarla gözlemek mümkün.
 
Türkiye iş makinesi pazarıyla ilgili değerlendirmede bulunabilir misiniz? Sektördeki en büyük risk nedir?
Türkiye iş makinesi pazarının gerçekleşecek büyük alt yapı projelerinin devamı, yeni enerji yatırımları, kentsel dönüşüm projelerinin süreceği, ekonomi politikalarının istikrarının devamı göz önünde bulundurularak 2018 yılından başlayarak 2023 yılına kadar düzenli olarak büyüyeceği öngörülüyor.
Türkiye iş makinesi pazarında 2012-2013 yıllarında kazıcı yükleyici ve ekskavatör sınıflarında en yüksek satış adetlerine ulaşılırken, 2017 yılında 3 bin adet kazıcı yükleyici, 3 bin 300 adet de ekskavatör satıldı. Hidromek Türkiye kazıcı yükleyici pazarını üst üste 9. kez, ekskavatör pazarını ise üst üste 6. kez lider olarak tamamladı. Türkiye kazıcı yükleyici pazarında bir önceki yıla göre yüzde 19’luk bir daralma yaşanırken, ekskavatör pazarında yüzde 3,5 oranında bir artış oldu. 2017 yılı başında Hidromek’in de dahil olduğu pazarlardan greyder pazarındaki satış adetleri yüzde 41 oranında azalırken, lastikli yükleyici pazarında yüzde 16’ya yakın bir artış sağlandı. Sektörde döviz kurları küçük ve orta ölçekli firmaların alım kararlarını etkileyen önemli değişkenlerden biriyken, büyük firmaların alım kararlarını büyük ölçekli projeler belirliyor. Döviz kurlarındaki artış ve projelerin gerçekleşmemesi Türkiye iş makinesi sektörü için risk oluşturabilir.
 
Hızla artan teknolojik gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda, gelecekte iş makinelerinin nasıl olmasını bekliyorsunuz?
Birçok ürün de olduğu gibi iş makinelerinde de elektronik donanım ve yazılım kullanımı hızla artıyor. Eski levyeli dediğimiz mekanik kollarla ve kablo bağlantılar ile kontrol edilen iş makineleri yerini elektronik joystick kumandalı makinelere bırakıyor. Hidromek olarak geleceğin iş makinelerinin Endüstri 4.0 paralelinde gelişeceğini ve bunun yaratacağı teknolojilerin birçok elementini içereceğine inanıyoruz. Geleceğin iş makinelerinin operatör koltuğuna oturduğunuz zaman bir otomobilde göreceğinizden çok daha fazla durum, ikaz ve haberleşme elektronik göstergeler görmeniz mümkün hale gelecek. Tabii ki bunun arkasında çalışan elektro-hidrolik valfler, elektronik sensörler, elektronik kontrol üniteleri ve makineye özel kontrol algoritmalı yazılımlar olacak. Dolayısıyla geleceğin iş makineleri “know-how” içeriği yüksek akıllı makineler haline dönüşecek.