Diyarbakır’da iş çevreleri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleriyle diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarını azaltma ve söz konusu bölgelerde yatırımı ve istihdamı artırma amacını taşıyan Cazibe Merkezleri Programı kapsamında kente gelecek yatırımcıları bekliyor.
Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Diyarbakır Şube Başkanı Hüseyin Oğulmuş, yaptığı açıklamada, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin yatırıma çok fazla ihtiyacı olduğunu söyledi.
Oğulmuş, Diyarbakır’ın, Ortadoğu’nun merkezinde bulunan önemli bir il olduğunu, bölgedeki olumsuzlukların sona ermesiyle Diyarbakır ve bölgenin öneminin artacağını ifade etti.
Yatırımcılara seslenen Oğulmuş, “Yatırımcıyı buraya bekliyoruz. Her şeylerine kefiliz. Gelsinler yatırım yapsınlar, ortakları da oluruz. Bu da olmazsa tüm zararlarını karşılamaya hazırız. İşsizlik bittiği takdirde terör olaylarının da biteceğini düşünüyoruz.” dedi.
“Dış sermayeyi bölgeye getireceğiz”
Hak Sanayici ve İş Adamları Derneği (HAKSİAD) Başkanı Ramazan Azboy da hükümetin bir nebze de olsa bölgeyi kalkındırmak amacıyla Cazibe Merkezleri Programını hayata geçirdiğini söyledi.
Programa destek verdiklerini belirten Azboy, iş dünyasını yatırım için bölgeye davet etti.
“Özellikle HDP ve PKK’nın çukur siyasetiyle bölgedeki sermaye dışa aktarıldı. Bölgede sadece ‘öz sermaye’ dediğimiz sermaye kaldı.” diyen Azboy, şöyle devam etti:
“Yurt içi ve yurt dışında görüşmelerimiz var. Hiçbir zaman bu tür avantajlar gelmedi, bu kadar olumlu hava esmedi. İnşallah en yakın zamanda dış sermayeyi bölgeye getireceğiz, üretime katkı sunacağız, fabrikalar çalışmış olacak. Pazar artık yurt içindeymiş gibi bize çok yakın noktalarda olacak. Cazibe merkezlerinin en büyük avantajı da Ortadoğu’daki savaşın bitmesiyle ilintili olacak.”
Suriye ve Irak’ta yaşanan belirsizlikler sona erdiğinde, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerin ekonomisinin ivme kazanacağını dile getiren Azboy, Cazibe Merkezleri Programı ile yakın zamanda sanayi, tarımsal sanayi ve turizmde bölgenin öneminin artmasını beklediklerini kaydetti.
“Rabbim devletimizden razı olsun”
Sur İş Adamları ve Toptancıları Derneği Başkanı Şükran Yılmaz, devletin halka ve bölgeye sahip çıktığını söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın bölgeye gösterdiği hassasiyetin, devletin sıcak ve şefkatli elinin bu programla bir kez daha görüldüğünü anlatan Yılmaz, bölgenin terör ve işsizlikle anılmasından duydukları üzüntüyü dile getirdi. Yılmaz, şöyle konuştu:
“Program hayata geçer, istihdam oranı artarsa terörün önüne geçeriz. Çünkü terörün önüne ancak eğitim ve istihdamla geçilir. Geleceğe daha umutla bakacak gençler. Yıllarca istihdamı baltaladılar, halkımızı fakirleştirdiler. Rabbim devletimizden razı olsun. Yaşanan bunca terör olaylarına rağmen bir kez daha şefkatli elini halkımıza ve esnafa gösterdi.”
Yılmaz, Program sayesinde gerçekleştirilecek yatırımlarla batıdaki birçok il gibi Diyarbakır’ın da üretimde adından söz ettireceğini belirtti.
“İşsizliği en az seviyeye çekmenin yolları aranıyor”
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Diyarbakır Şube Başkanı Aydın Altaç da 2002 yılından önce bölgede bir iş adamının yatırım yapabilmesi için uygun alt yapının bulunmadığını anlattı.
AK Parti hükümetleri döneminde ulaşım, eğitim ve sağlık alanında çok ciddi yatırımlar yapıldığını dile getiren Altaç, ithalat ve ihracat oranlarında da bu değişimin kendisini gösterdiğine dikkati çekti.
Altaç, bölgedeki genç nüfusun istihdam noktasında avantaj olacağını ifade ederek, “Terör ve şiddetin sona ermesiyle hem Türkiye hem de Ortadoğu’ya yetecek kadar her alanda ürün yetiştirilebilir.” diye konuştu. Altaç, şunları kaydetti:
“Program üretimin yanında istihdamı da artırmayı hedefleyen bir düşünceyle oluşturulmuş. İşsizliği en az seviyeye çekmenin yolları aranıyor. Tüm bu teşvik ve hibe paketlerine rağmen beklediğimiz yatırım düzeyini yakalayamadıysak bunu tamamen şiddet ve terörle bağlantılı değerlendirmek gerekiyor. Vatandaş artık hizmetin, üretimin, ekonomik kalkınmanın huzura çok fazla katkı sağlayacağını gördü. Bu bölge inanç turizmi, kültür, spor açısından Türkiye’nin en cazibeli bölgesidir. Buralar medeniyetin, yerleşik yaşamın, üretimin başladığı bölgelerdir. Önümüzdeki süreçte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri Türkiye ekonomisine ciddi oranda katkı sunacaktır.”
