93 milyon dolarlık satın almanın sırrı

0
118

Nasdaq’a kote olan küresel bağlanabilirlik ve veri merkezi şirketi Equinix, ekim ayı başında Zenium’un İstanbul’daki veri merkezi faaliyetlerini tamamı nakit 93 milyon dolar karşılığında Soros’tan satın aldı. Equinix IS2 olarak ismi değiştirilecek olan Zenium veri merkezi, Equinix’in Avrupa’daki konumunu daha da güçlendirecek.

Equinix Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Başkanı Eric Schwartz, “Dijital teknolojinin dinamik evrimi, şirketlerin yeni ve veri-merkezli iş modelleri keşfetmesini sağlayarak tüm sektörlerde iş yapış şekillerini değiştiriyor. Bu iş modelleri, bağlanabilirliğe ve yayılmış bilişim altyapısına dayanıyor. Türkiye ekonomisinin büyümesi sürdükçe İstanbul’un bağlanabilirlik ve teknoloji altyapısı için bölgesel merkez olma önemi artıyor. Yeni kampüs, Equinix’in bu artan talebi küresel müşterilerimiz için karşılamasına yardımcı olacak” diyor. Equinix’in İstanbul’un internet altyapısına atıfta bulunan açıklamasında “Türkiye’deki en geniş metro ethernet ağına sahip olan İstanbul, Avrupa ve Asya arasında stratejik bir köprü rolü görmesi dolayısıyla kritik ekonomik ve jeopolitik öneme sahiptir. IS2, Equinix’e kilit kapasite ve büyüme yolu sunarak şirketin kolokasyon ve ara bağlantı hizmetleri için Türkiye’de hızla artan talebi karşılamasına olanak sağlayacaktır” ifadesi kullanıldı.

Satın alma kararı ile ilgili açıklamada, Uluslararası Para Fonu’nun Türkiye verilerinin de altı çiziliyor ve ülkenin dünyanın 17’nci büyük nominal GSYİH’sına ve yaklaşık 80 milyonluk bir nüfusa sahip olduğu belirtiliyor. IS2’nin satın alınması, Equinix’in, Türk işletmelerin yeni ve mevcut pazarlarda küresel erişimlerini artırmak için ihtiyaç duydukları doğrudan ve güvenli bağlantıyı sağlama kapasitesini artırıyor. Bu kapasite artışı, “Equinix, şu anda İstanbul’da IS1 adında bir veri merkezi işletmektedir. Ayrıca, Avrupa ve Orta Doğu’da 13 ülkenin 18 stratejik kent merkezlerinde 67 Uluslararası İşletme Borsası (International Business Exchange-IBX) veri merkezine sahiptir” ifadesiyle kaydediliyor. Zenium işletmesinin satın alım işlemi toplamda üç bina ve araziyi de kapsıyor. IS2 veri merkezi binası kısmen donatılmış durumdayken diğer iki bina kabuk ve çekirdek olarak veri merkezi donatımına hazır. IS2 Equinix’e bin 500 metrekare kolokasyon alanı sağlıyor.

İşlem, gelecekte Equinix’in bunu 12 bin metrekareye yükselterek tam kapasitede 22 MW’lık kritik müşteri yükünü taşıyan bir kampüs ortamı sağlamasını mümkün kılıyor. IS2 veri merkezinde Türk Telekom dahil 10 ağ bulunuyor. Bu ağlar İstanbul’u bölgesel merkezi veya Asya ve Orta Doğu’ya açılan köprü olarak kullanan pek çok uluslararası şirket, bilişim devi ve bilişim sağlayıcı işletmeler için seçenekler sunuyor. Ağların sağladığı bağlantı, buluta geçiş sürecinin temelini oluşturmaktadır. Pek çok işletme, iş performanslarını artırmak için bulut bağlantılı hizmetlerin veri tüketimini artırıyor. Bağlantı bant genişliğini ölçen ve tahmin eden Küresel Bağlantı Endeksi’ne göre Avrupa’nın her yıl yüzde 44 büyüyerek 2020 yılında bin 451 Tbps yüklü kapasiteye ulaşması bekleniyor. Avrupa’daki büyüme, veri egemenliği ve Avrupalı işletmelerin bölgedeki diğer işletmelerle bilgi alışverişinde bulunmaları gibi birkaç faktöre dayanıyor. Son olarak Equinix’in, İstanbul’un altyapı tarafındaki öneminin altını “İstanbul, Avrupa, Asya ve Afrika arasındaki sualtı kabloları için kilit bir trafik alanıdır. Bu kablo sistemleri trafiğin küreselleşmesini ve veri tüketimini hızlandırırken bulut ve çevrimiçi hizmetlerin hızla büyümesini sağlıyor. Aynı zamanda sistemlerin halihazırda İstanbul’u bölgesel merkezi olarak kullanan düşük gecikmeli bağlantıya dayanan çevrimiçi oyunlar ve içerik dağıtım ağları gibi sektörler açısından önemi her geçen gün artıyor” ifadesiyle çiziyor.

Equinix açıklamaları bu şekilde karşımıza çıkarken Equinix Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Başkanı Eric Schwartz konuyu daha derinlemesine ele almamızı sağlayacak şekilde sorularımızı yanıtladı:   

Operasyon tarafında Zenium’un iş modelini mi sürdüreceksiniz yoksa değişiklikler olacak mı?
Equinix Zenium’un halihazırda faaliyet göstermekte olan kuruluşunun hisselerini satın aldığından, kuruluşun tüm çalışanları görevlerinde kalacaklar ve bu konuda ani değişiklikler olmayacak. IS2 şu anda işlemeye devam eden ve halihazırda müşterileri olan bir tesis, bu nedenle tesis bünyesindeki insanların günlük faaliyetlerine devam etmesini istiyoruz. Her satın almada olduğu gibi, ki şu ana kadar pek çok satın alma gerçekleştirdik, IS2’yi, çalışanlarını ve yüklenicilerini Platform Equinix’e dahil ederek Equinix grubuna entegre edeceğiz. Bu fazlasıyla aşina olduğumuz bir süreç.

En fazla ilgilendiğiniz sektörler hangileri?
Bilişim teknolojileri ve bulut teknolojisi hizmetlerini dışarıdan temin eden ve pazara giriş yapmayı düşünen ve aralarında bilişim devlerinin de dahil olduğu işletmelerin oluşturduğu pazarda talebin artmakta olduğuna inanıyoruz. IS2 veri merkezinde Türk Telekom dahil 10 ağ bulunuyor. Bu ağlar İstanbul’u bölgesel merkezi veya Asya ve Orta Doğu’ya açılan köprü olarak kullanan pek çok uluslararası şirket, bilişim devi ve bilişim sağlayıcı işletmeler için seçenekler sunuyor. Ağların sağladığı bağlantı, buluta geçiş sürecinin temelini oluşturuyor. Pek çok işletme, iş performanslarını artırmak için bulut bağlantılı hizmetlerin veri tüketimini artırıyor. Özetle, tüm sektörlerden girişimlere destek sağlayabiliriz ancak finansal hizmetler, girişimler, bulut teknolojileri ve ağlar alanlarında hizmet verdiğimiz yeni müşterilerimizle çalışmaya başlamak oldukça heyecan verici olacak.

Satın alma meblağı olan 93 milyon doları oluşturan etkenler nelerdi (bina, müşteriler, işgücü…)?
Satın alma işleminin veri merkezinin kendisinin, tesisin sunduğu büyüme fırsatlarının ve Equinix portföyüne eklenecek 13 yeni müşterisini de içeren ve bunlarla sınırlı olmayan pek çok faydası bulunuyor. IS2 bugün itibariyle Equinix’e 1.500 metrekare colocation alanı sağlıyor. İşlem, gelecekte Equinix’in bunu 12.000 metrekareye yükselterek tam kapasitede 22 MW’lık kritik müşteri yükünü taşıyan bir kampüs ortamı sağlamasını mümkün kılıyor. Gelecekte, arazide mevcut bulunan, donatıma hazır iki binası olan bir kampüs yaratma imkânı sağlıyor. Satın alma bize Türkiye’de ek kapasite ve bağlanabilirlik sağladı ve talep dolayısıyla doğru zamanda büyüme fırsatı yarattı. 

Equinix hem organik olarak hem de satın almalarla büyüyor. Dengeyi nasıl sağlıyorsunuz? Sydney, Dallas ve Tokyo’daki genişlemelerden de örnek vererek açıklar mısınız?
Zenium’u satın almak bize İstanbul’da mümkün olan en hızlı şekilde yeni kapasiteye yönelik gelişmeyi mümkün kıldı. İşletmenin çoğunluğu kabuk ve çekirdek olarak donatıma hazır bulunuyor. Bu nedenle bu satın alma özünde ileriki bir tarihte talep doğrultusunda daha fazla genişlemeyi de mümkün kılacak hızlandırılmış bir organik genişleme. Kapasitenin yalnızca aşağı yukarı 400 kabinlik küçük bir kısmı müşterilere satılmış durumda ve bu nedenle organik olmayan büyüme olarak değerlendirilebilir.  İşimizi satın almalar yolu ile büyütmeye oldukça alışkınız ve Equinix’in 20 yıllık geçmişinin son 10 yılında, 18 metro Ethernet ağında 43 veri merkezi olan ve yıllık geliri 419.4 milyon dolar olan bir şirketten, 44 metro Ethernet ağında 185’in üzerinde veri merkezi ile 3.6 milyar doların üzerinde cirosu olan bir şirkete dönüştük. Şüphesiz, bulut teknolojisinin küresel anlamda “gerçek” olmasını sağlayan şirketlerden biri olduk ve başarımızın sürmesi satın alma süreçlerini doğru şekilde yürütmemize bağlı. Geçtiğimiz yılda Dallas, Sydney ve Tokyo gibi ekonomik merkezlere açılmamız Equinix’in küresel olarak önemli oranda büyümesinin yanı sıra Japonya’daki Bit-isle ve Avrupa’daki Telecity Grup’un satın alınması üzerine inşa edilmişti.

Farklı ülkelerde çok sayıda veri merkezi işletiyorsunuz. Bu iş modeli hakkında detay verebilir misiniz?
Aslında şu anda 48’in üstünde pazarda 185’in üstünde veri merkezi işletiyoruz ve birleşme ve satın alma fırsatlarını değerlendirmeye devam ediyoruz. Equinix’in şu anki kurumsal stratejisi müşterilerin Dijital Üstünlük hedefi doğrultusunda hareket edeceğini düşündüğümüz ve bu nedenle büyüme öngördüğümüz pazarlarda müşteriler ve ekosistemleri desteklemek için yatırım yapmak üzerine kurulu. Equinix’i bileşik bulut teknolojisinin merkezi olarak konumlandırmaya devam ediyoruz, bunun da dönüşü bilişim mimarisi olarak hibrit veya bulut depo birleştirme modelini seçen girişimlerin ilgisini çekmemiz şeklinde oluyor. 

Telekomünikasyon endüstrisinin 3G teknolojisi sonrası dönemde gelişimiyle beraber, veri aktarım hızı artıyor. Öte yandan, büyük veri analitiği ve verinin gerçek zamanlı analizine olan ihtiyaç dolayısıyla farklı bölgelere dağılmış veri merkezlerinden bahsediyoruz. Bu konu hakkındaki duruşunuz nedir?
CIO’lar kusursuz fırtına dediğimiz durumla karşı karşıyalar. İşletmeler gittikçe birbirine bağlı olarak ve bulut üzerinden işlemeye başlıyor ve bu sebeple buluta, ağlara ve bağlanabilirlik ekosistemine güvenilir, güvenli ve anlık bağlantıya ihtiyaç duyuyorlar. Aynı zamanda, daha fazla cihazı olan daha fazla kullanıcıdan, daha fazla konumdan, daha fazla veriden ve bu konumlar arasında daha fazla mesafeden söz ediyoruz. Günümüzde pek çok bağlantılı girişim, bilişim mimarilerini silo haline getirilmiş ve merkezi bir yapıdan, bağlanabilir ve dağınık bir yapıya geçirmek için Equinix’i kullanıyor ve bu sayede yeni işbirlikleri ve yenilikler için fırsatlar elde ediyor. Bağlanabilirlik, kuruluşların daha iyi rekabet edebilmek ve başarı sağlayabilmek için bilişim sistemlerini yeniden yapılandırmasına ve bilişim sistemlerini kontrol sağlayabilmek için merkezde tutmaktan ziyade, bağlanabilirlik (connectivity), interaktif işlem yükü, yapılandırılmamış veri ve zengin içerik için avantaja yönelik şekillendirmeye yapılan temel geçişi mümkün kılıyor. Equinix’te biz bunu mümkün kılan kolokasyonu ve bağlanabilirliği sağlıyoruz. Bunu gerçekleştirmemize izin veren yapıyı Platform Equinix olarak adlandırıyoruz. Bağlanabilirlik kapasitemiz anlık, doğrudan, güvenli ve oldukça büyük ölçekli. Bu nedenle şirketler iş performanslarını artırmak amacıyla Equinix’te bir araya geliyor ve önlerindeki yeni fırsatları keşfedebiliyorlar.